Kanabinoidler hakkında her şey

Kanabinoidler hakkında her şey

Kanabinoidler hakkında her şey

KATEGORILER

TARİH

11 Haziran 2018

YAZAR

KenevirHaber

Kenevir alanındaki araştırmalar oldukça geniş ve çeşitli. Kenevir üzerinde çalışan araştırmacılar, bitkinin kendisi üzerine yapılan biyokimyasal çalışmalardan farmakolojisi üzerine yapılan psikolojik ve kimyasal araştırmalara, etkileri üzerine yapılan psikolojik ve sosyal araştırmalara kadar, endüstrinin inovasyonunun ve kamusal politikaların oluşturulmasına zemin hazırlıyor. Kenevire ulaşmanın birçok ülkede kolaylaştığı bugünlerde yapılan en önemli araştırmalar kanabinoidler üzerine.

Kanabinoidler, yani bitkinin temel bileşenleri olan kimyasallar, kenevirin tanıtımı/reklamı ve medikal değeri açısından olmazsa olmaz.

Kanabinoidler ile ilgili yapılan araştırmalar, ABD'nin baskısıyla tüm dünyadaki ülkelerin uyguladığı yasaklar ve sınırlamalar yüzünden son yıllara kadar engellendi. Bu sebeplerden dolayı konuyla ilgili yapılan araştırmalar düzensiz olsa da, en önemli kanabinoidler olan THC ve CBD'ye olan ilgi hiçbir zaman azalmadı. Son yıllarda yasal sınırlamaların gevşetilmesi kanabinoidler üzerinde daha fazla araştırma yapılmasına imkan sağladı.

Kanabinoidler vücudumuza neden ve nasıl etki ediyorlar?
En önemli kanabinoidler hangileri? 

Kanabinoid nedir?

Kanabinoidler, isimlerini ne olduklarından ziyade ne yaptıklarına göre almışlardır. Kanabinoidler kenevir bitkisini oluşturan kimyasal bileşenlerdir ve hücrelerimizdeki sinirlerle iletişime geçmek gibi eşsiz bir özelliğe sahiplerdir. Karmaşık yolları aşarak yapılan bu iletişim, beynimizdeki kimyasalların salgılanmasında bir takım değişiklikler yapar. Bu değişiklikler vücutta çeşitli etkilere yol açar.

Tanımlanmış 100'ün üzerinde kanabinoid vardır. Son zamanlarda yapılan araştırmalara göre, pek çoğu kendine has özellikler göstermekte olan 100'ün üzerinde kanabinoidin en önemli olanları THC, CBD ve CBN'dir.

CBD ve CBN 1940'lı yıllarda keşfedilen ilk kanabinoidlerden ikisiydi. THC ise 1964 yılında Raphael Mechoulam tarafından keşfedildi.

Endokanabinoid sistem nedir?

Endokanabinoid sistem, kısaca ECS, hücre reseptörlerinin kanabinoidle iletişime geçerken kullandığı bir iletişim ağı. Bu sistem olmasaydı, kanabinoidler vücudumuza hiç bir etkide bulunamaz ve kenevir gereksiz bir bitkiden ibaret olurdu.

Ancak ECS’nin sadece kenevir içindeki kanabinoidler için olduğunu düşünmek hata olur. İnsan vücudu aslında kendi kanabinoidini üretir.

Ancak bugün, kendi vücudumuzun ürettiği kanabinoidlerle ilgili, kenevir bitkisinin içindeki kanabinoidlerden daha az şey biliyoruz. Bunun sebebi 1988'e kadar insan vücudundaki kanabinoidlerin keşfedilmemiş olması. O zamana dek, bilim insanları hücreler ve bitki kanabinoidi arasında sıradan bir iletişim olduğunu, bunun da fiziksel ve psikolojik etkiler doğurduğuna inanıyordu. Son yaplan araştırmalarla sayesinde anlıyoruz ki, bu etkilerden sorumlu olan hayli spesifik kimyasal bir mekanizma var. 

Bu gelişme üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen hala vücudumuzun nasıl kanabinoid yaptığıyla ilgili çok az şey biliyoruz. Sadece bazılarının neler olduğu bilgisine sahibiz.

Kanabinoid reseptörlerinin açıklanması

Önceden de belirtildiği gibi, ECS’yi de kapsayan iletişim reseptörleri vücuda dağılmış şekilde. İki ayrı sınıf reseptör var. Bunlar vücudun belirli yerlerinde bulunuyor. Reseptör sınıflarından biri öncelikli olarak beyinde bulunan CB1reseptörleri. Beynin yanı sıra bu reseptörler, göz, retina, erkek ve kadınların üreme sistemlerinde görülüyor.

İkinci sınıf ise, daha çok bağışıklık sistemimizde bulunan CB2 reseptörleri. Hayvanlarla yapılan son çalışmalar bu reseptörlerin iltihap sökücü görev gördüğünü ortaya koyuyor. Bu da CBD'nin özellikle medikal olarak kullanılabilecek çok önemli bir kanabinoid olduğunu ortaya koyuyor. Henüz bulunan iki reseptör olsa da sayının daha fazla olabileceği düşünülüyor.

Fitokanabinoidler (Phytocannabinoidler): Kenevir bitkisindeki en önemli kanabinoidler

Daha önce belirttiğimiz gibi kenevir bitkisi kendi kanabinoidlerini üretiyor. Bu doğal kimyasallara fitokanabinoid “phytocannabinoid” deniyor. Bu kimyasallar yapısal olarak endokanabiodlerle paralel özellik gösterirken, CB1 ve CB2 reseptörlerini endokanabinoid sistem sayesinde bağlamayı başarabiliyor. Ancak aynı olmadıkları için, psikoaktif etkisi ve ağrı gidermesi gibi farklı etkiler gösterebiliyor.

Kenevir bitkisinin ürettiği kanabinoidler kalın, yapışkan ve konsantre reçine halindedir. Reçinenin kendisi, trichome (terpen) denilen beze tarzı bir yapının ürünüdür. Terpenler, kenevir bitkisinin tomurcuklandığı bölgede görünür. Küçük kristal mantarlara benzerler ve oldukça hassastırlar. Kenevir çiçeğindeki terpenlerin büyüklüğü ve sıklığı, içindeki kanabinoidin ne kadar konsantre şekilde bulunduğunun göstergesidir. Ne kadar fazla terpen varsa o kadar kanabinoidi yoğun olan reçine var demektir.

Kanabinoidler sadece terpenlerde değil, bitkinin yapraklı diğer bölgelerinde de konsantre şekilde bulunabilir ama en yoğun görüldükleri yer dişi kenevir bitkisinin tomurcuklanma bölgesidir.

Kenevirdeki en önemli kanabinoidler hakkındaki rehberimiz CBD ve THC gibi üzerinde en çok çalışma yapılan ve önemsenen türlerle başlasa da, daha sonra az bilinen kanabinoidlerin kendilerine özgü özelliklerine ve gelecekteki potansiyel cazibesine değineceğiz.

THC (Tetrahydrocannabinol) / 315°F

İsmini bildiğiniz bir kanabinoid varsa o da büyük ihtimalle THC’dir. THC, psikoaktif olan bir kaç kanabinoidden biri. Bir kanabinoidin psikoaktif olması sıra dışı bir his yaratabildiğini gösterir. THC, kuru marijuana çiçeğinde bulunan tek ve en güçlü psikoaktif kanabinoiddir. Bu nedenle THC değeri yüksek türler eğlence amaçlı kenevir tüketenler arasında en yaygın olanlardır.

THC psikoaktif etkilerini beynin CB1 reseptörleriyle ilişkilendirerek üretiyor. Bu etkileşim, dopaminin salgılanmasını artırırken,  kenevir tüketenlerin keyif aldığı çeşitli psikolojik etkileri de ortaya çıkarır. Hafızada, harekette, duygu durumunda, algılamada ve kavramada değişikliklerin tümü THC’nin CB1 reseptörüyle etkileşimi sonucunda oluşuyor. Bu psikolojik etiler sadece keyif amaçlı değil tedavi amaçlı da kullanılıyor. İster keyif ister tedavi amaçlı olsun THC günümüzde kenevir pazarının en güçlü kanabinoidi.

CBD (Cannabidiol) / 356°F

Kenevirin medikal uygulamalarda kullanılmasına gelince, CBD'den daha önemli bir kanabinoid yok. İlk keşfedilenler arasında olan CBD, günümüzde de kenevir bitkisi üzerinde en çok araştırılan maddelerden biri. Önemli olan şey şu ki CBD psikoaktif bir madde değil. Bu demek oluyor ki THC’nin sahip olduğu etkilerin hiç birine sahip değil. Yine de CBD bir adım öteye geçiyor. CBD'nin psikoaktif etkisi olmasa da THC'nin bilişsel etkilerini azaltıyor.

CBD'nin psikoaktif etkilerinin olmaması aslında çok önemli. Her şeyden önce CBD, kenevirin uyuşturucu kapsamından çıkıp sağlık sektöründe kullanılmasının en önemli sebeplerinden birisi. Pek çok medikal kenevir kullanan hasta, THC’nin etkilerini istemiyor ve sadece CBD içeren maddelerin medikal ve tedavisel faydalarından yararlanıyorlar.

Bu bilgiler ışında yetiştiriciler, CBD ağırlıklı kenevir de üretmeye başladılar. CBD-dominant veya 1:1 THC-CBD olarak da bilinen bu türler medikal hastalar arasında oldukça popüler.

CBG (Cannabigerol)

Olgun kenevir bitkisinde sadece yüzde 1 ya da daha az CBG bulunur. Bunun sebebi kenevirin az CBG üretmesi değildir. Aksine olgun bir kenevir çok fazla CBG üretir ancak üretilen CBG'ler başka kanabinoidlere dönüşür. Bu nedenle CBG "ana kanabinoid" ya da "kök hücre" olarak adlandırılır.

CBG, kanabinoidin çeşitli türlerine dönüşür ama çoğunlukla THC ya da CBD’ye dönüştüğü görülür. CBG'yi önemi kılan da budur. CBG’nin hangi yolu seçeceğini anlamakta hangi faktörlerin etkili olduğunu sorgulamak, bitki bilimcilerin direk kanabinoid üretimi hakkında ve dolayısıyla kenevir türleri arasında hangilerinin CBD’si hangilerinin THC’si yüksek, anlamalarına yardımcı oldu. CBG’nin kendisi ise psiko aktif olmayan bir kanabinoiddir.

İlginç şekilde, CBG hatrı sayılacak sayıda medikal uygulamada da kendini gösterdi. Araştırmalar CBG’nin kanseri, acı ve ağrıyı, iltihabı, idrar kesesi hastalıklarını, glokoma ve kaygı bozukluklarını tedavi ettiğini ortaya koydu.

CBN (Cannabinol) / 365°F

CBN kanabinoidler arasında ayrı bir özelliğe sahip. O da, kök hücre diye anılan CBG tarafından üretilemiyor olması. Hatta CBN, kendi doğal ayrışımıyla THC oluşturuyor. Oksitlenme, ışık ve havaya maruz kalan THC’nin çözünmesine neden oluyor. Başka bir deyişle, kuru kenevir çiçeği, sürekli olarak THC kaybederek CBN’e dönüşüyor. Bu yüzden kenevirin tomurcuklanmasını ve etkisini korumak için doğru koşullarda saklanması çok önemli. CBN etkin olarak psikoaktif olmadığı için, varlığı, etkinin azalması anlamına geliyor. Taze bitkiler ve kuru kenevir çiçeği bu nedenler eser miktarda CBN bulunduruyor. CBN bozulmuş otun işaretçisi olduğu gibi, medikal öneme de sahip. Yatıştırıcı olması bakımından antibiyotik ve ağrı kesici görevi görüyor.

CBC (Cannabichromene) / 428°F

CBC de CBD gibi psikoaktif olmayan kanabinoidlerden biri. Yalnız CBD’den farklı olarak THC’nin psikoaktif etkileri karşısında bir reaksiyonu yok. Dahası THC, CBC'nin iltihap sökücü etkisini arttırıyor. Bu iki kanabinoid arasındaki karşılıklı etkileşim, bilim insanlarının takım etkisi dediği fenomene örnek olarak gösterilebilir. Kenevir sevenlerin arasında “bütün bitki” yaklaşımını savunanların olması da işte bu yüzden. Bu tartışmanın savunucuları, izole edilen özler ve tek kanabinoidi ayırmak için yapılan hazırlıkların bu önemli takım ilişkisini etkilediğini öne sürüyor. 

Ek olarak, CBC, reseptörlerle etkileşimi bakımından ECS’yi de aşıyor. Araştırmacılar bu etkileşimlerin CBC’nin iyileştirici özelliğinin arkasındaki sebep olabileceğine inanıyor. Tüketici pazarında ise, CBC’nin iltihap sökücü, mantar önleyici ve antibiyotik etkileri, bu kanabinoidin popüler olmasının nedeni.

THCV (Tetrahydrocannabivarin) / 428°F

THCV, ana bileşenin izometrik homologı olan  bir grup psikoaktifden, yani THC'den oluşur. İsmine bakarak THCV’nin THC gibi psikoaktif güçleri olduğunu düşünebilirsiniz. Bunun cevabı hem evet hem de hayır. Aslında THCV’nin özelliklerine dair tartışmaları çevreleyen de bu. Bazı çalışmalar bu kanabinoidin THC’ye rakip olarak CB1 reseptörleriyle iletişime geçtiğini söylüyor. Bu da THC’nin psikoaktif etkilerini azalttığı anlamına geliyor. Ancak diğer çalışmalar, THCV’nin kendi başına etkili bir psikoaktif kanabinoid olduğunu ortaya atarak, THCV’nin THC’dan daha güçlü olduğunu iddia ediyor. Böylece kısa süreli ama etkili bir psikoaktif etki yaptığı düşünülüyor. Başka araştırmacılar ise, iki modelin sentezi olarak, THCV’nin CBD ve THC arasında köprü görevi gördüğünü söylüyor. Öncelikle oranlı güçlerini alarak, THC gibi davranıyor, THCV tıpkı CBD gibi çok güçlü “kafa”ların etkisini azaltabiliyor. Ancak daha yüksek dozlarda, THCV, psikoaktif bir uyarıcıya dönüşebiliyor.

Δ-8-THC (Delta-8-Tetrahydrocannabinol) / 347°F

Keyif vericiler sahnesine yeni çıkan ve kullanıcılar arasında pek de sır olmayan delta-8-THC, delta-9-THC ile kıyaslandığında terapatik yararları açısından farklı bir psikoaktif kanabinoid.

Yukarıda bahsedildiği gibi, delta-8-THC, daha yaygın olan delta-9-THC’nin bir izomeri. Delta-8, psikoaktif açıdan delta-9-THC kadar güçlü değil fakat terapatik faydalar barındırıyor. Gerçekten de, daha zayıf psikoaktif etki, böyle bir etki beklentisi olmayan hastalar için başlı başına bir terapatik fayda olabilir.

Güncel araştırmalar, delta-8-THC’nin kanserli hücrelerin ölümüyle güçlü bir korelasyon içinde olduğunu ve tümör boyutlarında küçülme sağladığını gösteriyor. Kudüs’te yapılan araştırmalarda, delta-8-THC’nin 480 vakada kanseri iyileştirmeye yönelik başarı elde ettiği ortaya konuldu. Kanabinoid, kusma ve bulantı vakalarına karşı da kullanılabilen güçlü bir antiemetik (kusmayı önleyen/kesen ilaç). Bu, kanabinoidi, kanser tedavilerinin olumsuz yan etkilerinden biri olan iştahsızlığa karşı da son derece önemli bir tedavi aracı yapıyor.

CBDV (Cannabidivarin) / 356°F

Psikoaktif olmadığı için bu kanabinoid ile ilgili yasal bir kısıtlama bulunmuyor. Bunun bir sonucu olarak, büyük ilaç şirketleri bu kanabinoidin yetişkin ve çocuk epilepsisinin tedavisinde kullanılması için aktif şekilde araştırmalar yürütüyor.

Bu, kanabinoidin, epilepsi yüzünden acı çeken insanların nöbet şiddetini hafifletmesine yardımcı olabileceği anlamına geliyor. CBDV kanabinoidi, bulantı önleyici bir ilaç olarak da gelecek vaat ediyor. Buna rağmen, farmakolojik olarak yüksek miktarda CBDV çıkarmak pek kolay değil. En yüksek CBDV seviyesi Himalaya Dağları’ndaki doğal ortamda yetişenlerde bulunuyor.

THCA (Tetrahydrocannabinolic Acid) and CBDA (Cannabidiolic Acid) / THCA 220°F, CBDA 248°F

“A” eki, bu fitokanabinoidlerin doğal şekilde kendi kendilerine oluşan asidik bir formu olduğunu belirtir. İnsan vücudunun kanabinoidleri metabolize etmesi için, bunların kana karışabilir olması ve hücre alıcılarına eklemlenebilmesi gerekir.

Bu kanabinoidlerin asidik formları, kendilerine has bir karboksil grubu içerir. Kanabinoidlerin asidik formlarını ısıya maruz bırakmak karboksil grubunun kaybolmasına yol açar ve böylece insan vücudunun kullanabileceği bir hal alırlar. Bu süreç “dekarboksilasyon” olarak adlandırılır.

Bu terimi yenilebilir marihuana hazırlamakla ilgili yazılarda/tartışmalarda duymuş olabilirsiniz. Kanabinoidlerin vücutta kimyasal açıdan aktif olabilmesi için çiğ kenevir önce aktifleştirilmeli; ya da başka bir deyişle “dekarbe” edilmelidir.

Bitkideki pek çok majör kanabinoidin asidik versiyonları vardır. Bunların hepsi ısı yoluyla farmakolojik olarak ilgili formlara dönüşür. Dönüşüm noktalarını gösteren düşük ısı değerlerine dikkat edilmelidir.

Öte yandan, son çalışmalar kanabinoidlerin bu çiğ formlarının etkilerini de araştırmaya başlamış durumda. Bulgular, bu konuda daha ileri düzey araştırmalara ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor. THCA’nın başlı başına iyi bir antiemetik ve iltihap önleyici bileşen olduğu kanıtlandı. CBDA ise olası bir kanser tedavi yöntemi olarak potansiyelini gösterdi.

(Adam Drury’nin 6 Nisan 2018 tarihli yazısından alınmıştır)

Ne olduklarından, ne yaptıklarına ve neden yaptıklarına kadar, kenevir bitkisindeki kanabinoidlerin en önemli özelliklerini inceledik. Umarız ki kanabinoidler dünyasındaki bu keşif faydalı olmuş ve keneviri daha iyi anlamaya yönelik bir ilişki kurmanızı sağlamıştır. Sağl

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur.

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur.

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur!

© 2024 KenevirHaber Tüm içerik KenevirHaber'e aittir. İzinsiz kullanılması yasaktır.

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur!

© 2024 KenevirHaber Tüm içerik KenevirHaber'e aittir. İzinsiz kullanılması yasaktır.

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur!

© 2024 KenevirHaber Tüm içerik KenevirHaber'e aittir. İzinsiz kullanılması yasaktır.