Kenevir neden yasaklandı?

Kenevir neden yasaklandı?

Kenevir neden yasaklandı?

KATEGORILER

TARİH

29 Kasım 2020

YAZAR

KenevirHaber

Bir zamanlar Amerika'da ekilmesi zorunlu olan kenevir neden şeytanlaştırılıp yasaklandı? İnşaat, otomotiv, tekstil ve sağlık başta olmak üzere birçok sektörde kullanılan bir bitkiden bahsediyoruz. Özellikle son dönemdeki sağlık kullanımı ile birlikte kenevir tekrar dünyanın gündeminde. Kenevirin tüm dünyanın gündeminde olduğu bir dönem daha oldu, o da kara propoganda ile yasaklandığı dönem. Peki kenevir neden, daha doğrusu nasıl yasaklandı? Bu yazıda konuyu detaylarıyla anlatmaya çalışacağız.

Hikayenin sırrı kenevirin neden yasaklandığından çok nasıl yasaklandığında saklı. Bunu anlamak için önce kenevir türlerini anlamamız gerekiyor. Kenevir türleri için yaratılan yanlış algı tüm bitkinin yasaklanmasına neden oldu.

Her kenevir türü aynı değil

Kenevirin yasaklanmasından ziyade sektöre en çok zarar veren şey endüstriyel kenevir ile hint kenevirinin aynı kefeye konması oldu. Çünkü yasaklanmasının ardında bu detay var. Maalesef bu detay bugün bile çok az kişi tarafından biliniyor.

Kendir - Endüstriyel kenevir - Hemp (Cannabis Sativa Legaris)

Endüstriyel kenevir, boyu 5 metreye kadar ulaşan, sapından, lifinden ve tohumundan bir çok ürün üretebileceğiniz bir türdür. Ülkemizde halk arasında Kendir olarak da bilinir. Endüstriyel kenevir çok az miktarda THC içerdiği için (ortalama %0,2) psikoaktif bir etkisi yoktur.

Hint keneviri - Marijuana (Cannabis Indica)

Hint keneviri, daha çok eğlence amaçlı kullanılan THC oranı yüksek boyu 2 metreyi aşmayan bir kenevir türüdür. Ayrıca bugün eğlence amaçlı kullanılan ve psikoaktif etkileri olan kenevirler saf indica değildir. Sativa ve Indica karışımı hibrit türlerdir. Boyları kısa olduğu için endüstriyel olarak değerlendirilmezler. Ülkemizde tarımı ve kullanımı yasaktır.

Yani endüstriyel kenevir denilen türde THC yok. Bu da, ne yaparsanız yapın bu türden psikoaktif bir etki elde edemeyeceğiniz anlamına geliyor. İşte yasaklamanın hikayesi burada başlıyor. Endüstriyel keneviri yasaklamak için önce hint keneviri ile aynı olduğu algısı yaratıldı.

ABD ve kenevir

Kenevirin yasaklanmasından bizzat Amerikan politikası sorumlu olsa da aslında Amerika'nın kuruluş hikayesinin hemen her aşamasında kenevir var.

ABD'nin kurucu babaları, George Washington, John Adams ve Thomas Jefferson hevesli kenevir çiftçileriydi. Thomas Jefferson'un kenevir harman makinesi için Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ilk patentlerden birine sahip olduğu biliniyor. Benjamin Franklin, dağıtım için kendi kenevir kağıdını üretti.

Bağımsızlık Bildirgesi'nin kenevirden yapılan bir kağıda yazıldığı düşünülürse aslında o dönemde yaşayan insanların kenevire karşı bakış açısını az çok kestirebiliriz.

Kenevirin yasaklanmasında birçok kişi ve kurumun parmağı olsa da başrolünde dört kişi var; Richard Nixon, Harry J. Anslinger, Andrew W. Mellon ve William Randolph Hearst.

1900'lerin başında, kenevir işleme makinalarının gelişmesi ile kenevirden üretilen ürünler hızla artmaya başladı. Bu durum yakın zamanda sentetik elyafa yatırım yapan DuPont firmasını oldukça rahatsız etti. DuPont aynı zamanda ağacı kağıda çevirmekte kullanılan kimyasalları da üreten firmaydı. Tabi DuPont'un tüm parasını yöneten Mellon Bank'ın sahibi Andrew W. Mellon da aynı şekilde endişeliydi. İlerleyen yıllarda Mellon, yeğeninin eşi olan Harry J. Anslinger sayesinde kenevirin yasaklanmasında etkili olacaktı. Her şey William Randolph Hearst'in keneviri haksız yere şeytanlaştıran kara propogandası ile başladı.

William Randolph Hearst

William Randolph Hearst, 1920'lerde ABD'nin en büyük yayıncılarından birisiydi. Ayrıca Hearst ağaçtan kağıt üretmek için dev bir arazi satın almış ve büyük yatırımlar yapmıştı. Kenevirden üretilen kağıdın daha kaliteli olması ve kısa hasat süresi nedeniyle daha verimli olması Hearst'nin pek hoşuna gitmiyordu. Kenevirin kendi girişimi için olduğu kadar endüstrisi için de ciddi bir tehdit oluşturacağını bilen Hearst, insanları üretimden caydırmak için kenevir karşıtı propaganda yayınlamaya başladı.

Gözünü para bürümüş bu yalancının dev bir medya patronu olduğunu da düşünürsek kara propogandanın ne kadar etkili olduğunu tahmin edebiliriz.

Hearst keneviri şeytanlaştırmak için önce "marihuana" kelimesini popüler hale getirdi. Daha sonra ise tüm kenevir türleri aynıymış gibi bir algı yaratarak keneviri karalamaya başladı. Bu kara propoganda için her şeyi denedi.

Kara propoganda

Hearst, kara propogandası için her türlü uydurma haberi yayınlamaktan hiç çekinmedi. Bugün bile etkilerini sürdüren bu yalan haberlerin içinde siyahi müzisyenlerin kenevir içerek beyaz kadınlara nasıl tecavüz ettiğinden tutun da, kazaların sebebinin kenevir olduğuna kadar birçok uydurma haber mevcuttu.

Bunun güzel örneği, marihuana sigarasının bulunduğu bir araba kazasıyla ilgili haberdi. Hikaye haftalarca ön sayfalarda yer alırken, alkolle ilgili kazalar 10.000 kat daha yaygın olmasına rağmen arka sayfalara itildi.

Başka bir örnek de, Hearst’ın gazetesinden şu saçma manşet olabilir: "Eğer çirkin canavar Frankenstein canavar marihuana ile karşılaşsaydı, korkudan ölürdü."

Endüstriyel kenevirin psikoaktif bir etkisi olmasa da insanlar tüm kenevir türlerini kötü görmeye başladı.

Harry Jacob Anslinger

Yıllarca süren kara propoganda Mellon ve Anslinger'ın olaya dahil olmasıyla sonuç elde etmeye çok yaklaşmıştı.

1930'da Harry Jacob Anslinger'ın narkotik büronun başına geçmesi ile kenevir karşıtlığı siyasi bir olaya dönüşmeye başladı. Eşinin amcası ve hazine bakanı olan Andrew W. Mellon tarafından atanan Anslinger'e 100.000 dolarlık büyük bir bütçe verildi. Mellon'un kenevirden duyduğu rahatsızlığı düşünürsek yeğeninin eşi olan Anslinger'ın neden kenevir konusunda bu kadar ısrarcı olduğunu anlayabilirsiniz.

Medyada kara propoganda devam ederken Anslinger da keneviri şeytanlaştıracak vakalar oluşturmaya başladı.

"Gore Dosyaları"

Anslinger, uyuşturucu kullanıcılarının neden olduğu suçları grafiksel olarak tasvir etmek için polis raporlarından alıntılar içeren "Gore Dosyaları" adını verdiği şeyi kullandı. "Gore Dosyaları" çeşitli suçların kenevir ile bağlantısı olduğunu iddia eden hikayelere dayanıyordu. Polis raporlarının kısa özetlerinden oluşan dosyanın daha sonra tamamen uydurma olduğu anlaşılacaktı.

Bu dosyalarda yer alan olayların en ünlüsü, ailesini öldüren Victor Licata'nın hikayesiydi. Haftalarca gazetelerde yer alan hikaye şöyleydi:

Florida'da bütün bir aile genç biri tarafından öldürüldü. Memurlar eve vardıklarında, katili insan mezbahasında şaşkınlık içinde buldular. Victor Licata baltayla babasını, annesini, iki erkek kardeşini ve bir kız kardeşini öldürmüştür. Licata şaşkınlık içinde görünüyordu ve yaptıklarını hatırlamıyordu. Memurlar onu normalde aklı başında, oldukça sessiz bir genç adam olarak tanırlardı; şimdi acınacak şekilde delirmişti. Sebebini aradılar. Genç, arkadaşlarının "muggle" dediği, marihuana sigarası içme alışkanlığı olduğunu söyledi.

Öykü, Anslinger'in "Gore Dosyaları" serisinde belgelenen 200 şiddet suçundan biri. Daha sonra Licata'nın, ailesini esrar kullanımı nedeniyle değil, ağır akıl hastalığı nedeniyle öldürdüğü kanıtlandı.

Araştırmacılar, Anslinger'in "Gore Dosyaları" hikayelerinden 198'ini yanlış bir şekilde esrar kullanımına bağladığını ve kalan iki vakanın, suçlarla ilgili hiçbir kayıt olmadığı için ne olduğunun bilinemeyeceğini kanıtladılar. Yani tüm vakalar uydurma delillerle kenevire bağlanmaya çalışılmıştı.

Kongre önündeki ifadesinde Anslinger, kenevir yasaklanmazsa daha fazla ailenin acı çekeceğini belirtir. Medya ve toplum baskısını arkasına alan Anslinger, tüm karşı görüşlere rağmen 1937 Kenevir Yasası'nı kabul ettirmeyi başarır ve kenevir tamamen olmasa da kısmen yasaklanır.

Aslında bu yasa kağıt üzerinde kısmen bir yasaklama gibi görünse de kenevir üreticileri için getirilen ağır yaptırımlar ve kötü algı nedeniyle kenevir üretimi bitme noktasına gelir.

Not: Anslinger'ın ABD hükümetini ikna etmesi çok kolay olmamış. Kenevirin yasaklanmasına karşı çıkan bilim adamları birçok delil sunsa da medya gücü ve toplum baskısı nedeniyle keneviri yasaklamak zorunda bırakılmış.

Zafer için kenevir!

2. Dünya Savaşı'na katılan ABD, Pearl Harbor baskını ile büyük bir yara alır. Hükümet, savaşın başlamasından sonra ithal edilen liflere güvenmediğinden kenevir üretiminin ne kadar önemli olduğunu anlar ve kenevir yasaklarını geçici olarak esnetir.

Çiftçileri teşvik etmek için "Hemp for victory (Zafer için kenevir)" kampanyası başlar. Kenevir eski günlerine dönemese de savaşta kullanılan halatlar Amerikan çiftçileri tarafından üretilir.

Richard Nixon

Büyük darbe alan kenevir sektörü bitme noktasına gelmiş olsa da küçük girişimler sayesinde hala devam ediyordu. Ayrıca keneviri eğlence amaçlı tüketmek suç sayılmadığı için bir cezası da yoktu. Nixon ABD başkanı olana kadar!

1969'dan 1974'e kadar ABD başkanı olan Nixon stratejisini uyuşturucu ile mücadele üzerine kurmuştu.

Bilimi arkasına almak isteyen Nixon, 1971'de bilim adamlarından oluşan Shafer Komisyonu kurdu. "Marihuanayı yok etmek için güçlü kanıtlar istiyorum" diyen Nixon 1972'de Shafer Komisyonundan gelecek olan rapordan ümitliydi. Ancak komisyon "Alkolden daha zararsız ve sağlık faydaları düşünüldüğünde yasaklanmasına gerek yok" diyerek kenevirin yasaklanmamasını tavsiye etti. Buna çok sinirlenen Nixon tavsiyeyi görmezden geldi.

Nixon'un üst düzey yardımcılarından John Ehrlichman, bu dönem için daha sonra şu itirafta bulundu: “Bunun gerçekte ne hakkında olduğunu bilmek ister misin? 1968'de Beyaz Saray'ın iki düşmanı vardı: Savaş karşıtı sol ve siyah insanlar. Ne dediğimi anlıyorsun. Savaşa ya da siyahlara karşı olmayı yasadışı yapamayacağımızı biliyorduk, ancak hippileri esrarla ve siyahları eroinle ilişkilendirip ikisini de ağır bir şekilde suçlayarak toplumu yönlendirebilirdik. Liderlerini tutuklayabilir, evlerine baskın yapabilir, toplantılarını bölebilir ve her fırsatta onları karalayabilirdik. Uyuşturucular hakkında yalan söylediğimizi biliyor muyduk? Elbette!"

Sonunda Nixon’un müttefiki Başsavcı John Mitchell 1972’de keneviri 1. dereceden uyuturucu statüsüne alarak tamamen yasakladı.

Gerçekler mutlaka ortaya çıkar

Birkaç aç gözlü patronun ve kötü politikacıların uydurduğu yalanlar yüzünden yasaklanan kenevir bugün aynı hızla serbest bırakılıyor. İşin ilginç tarafı ise yasakların sebebi olan ABD, bugün kenevirin serbest bırakılması için savaşan öncü ülkelerden.

Kaynaklar:

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur!

© 2024 KenevirHaber Tüm içerik KenevirHaber'e aittir. İzinsiz kullanılması yasaktır.

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur!

© 2024 KenevirHaber Tüm içerik KenevirHaber'e aittir. İzinsiz kullanılması yasaktır.

YASAL UYARI

CBD, kenevirden üretilen ve psikoaktif (halüsinojen) etkisi olmayan bir bileşendir. Bu sitede bahsedilen faydaların uyuşturucu maddeler ile alakası yoktur. Doktorunuza danışmadan kesinlikle kullanmayınız!

Hiçbir platformda CBD yağı satışımız yoktur!

© 2024 KenevirHaber Tüm içerik KenevirHaber'e aittir. İzinsiz kullanılması yasaktır.